Kitap vs Film: Tıkanma (Choke)

 


Bakalım bu yazıyı sinirlenmeden bitirebilecek miyim? Chuck Palahniuk benim en sevdiğim yazar, tartışmasız. Tıkanma kitabı da en sevdiğim kitap, bütün okuduğum kitaplar arasında ama filmi o kadar kötü ki, o kadar berbat ki neden yapıldığını bile anlamadım. Gerçekten buna gerek var mıydı?

Dövüş Kulübü yani Chuck Palahniuk'un en ünlü eseri sinema tarihinin en iyi uyarlama filmlerinden birisi. Biraz da bunun etkisiyle bir kitabını daha sinemaya uyarlamak kaçınılmaz bir fikir. Peki her kitap uyarlama için doğru bir malzeme midir? Tıkanma kesinlikle sinemaya uyarlanabilir bir iş değil çünkü içindeki olay akışından ziyade mesajını başka türlü veren bir kitap. Dövüş Kulübü gibi bir temel derdi, içinden alıp büyütebileceğiniz olay akışı yok. Eğer diyaloglarla güçlendiremezseniz bomboş bir işten çok fazlası değil. 

Kitap

Daha önce de söylediğim gibi Tıkanma kitabı benim en sevdiğim kitap. Chuck Palahniuk tarzının belki de en net örneği. Tuhaf işler, kimsenin aklına bile gelmeyecek yöntemler, beyninizin neresine sokacağınızı bilmediğiniz bir dünya bilgi. "İyi insan olmak" ya da olamamak üzerine bir kitap. Hayatın boyunca verdiğin savaşın gereksizliği, yaşlandıkça taşıdığın yüklerin ağırlığını anlatan bir kitap. Yazar sırf bu kitaptaki bakımevi bölümü için aylarca gönüllü olarak bir bakımevinde çalışmış. Yani arka plan hikayeleri de oldukça dolu. Bir seksomanyağın iyilik yolculuğunu İsa tasviriyle vermesi bile başlı başına sevme sebebi. Ana karakter Victor ama benim kitapta en sevdiğim kişi en yakın arkadaşı Denny. Seksomanyak toplantılarında tanışıp arkadaş olan bu ikili aslında arkadaşlık kavramı için muhteşem ikili değil, birbirleri için canını verecek ya da her şeyi yapacak insanlar değil ama zaten gerçek hayatta da böyle bir arkadaşlık çok da yok. Benzer tecrübeler ya da sorunlar yaşayan insanların kendilerini asla anlamayacak dünyaya karşı birlikte duruşu diyebiliriz onlar için. Denny bir seks bağımlısı değil, mastürbasyon bağımlısı. Mastürbasyon yapmadığı her gün için eve bir taş getirerek kendisini oyalayan bir manyak. Taşları yıkıyor, kuruluyor, temizliyor, onları özenle kategorilere ayırıyor ama bu iş bir yerden sonra o kadar sarpa sarıyor ki Victor ile birlikte oturdukları ev taşlarla doluyor. Denny, Victor'ın yatağında onun yatmadığı yeri bile taşlarla doldurmaya başlıyor. Ailesinden kalan boş araziye bu taşları taşıyor ve bir "şey" inşa etmeye başlıyor, ne olduğu önemli değil, önemli olan bir şeylerle ilgilenmek. 

Victor'ın annesi ise ayrı bir baş belası. Sürekli politik eylemler yapıp tutuklanıyor, Victor bir koruyucu aileye veriliyor, annesi hapisten her çıktığında Victor'ı kaçırıyor ve başka bir deliliğe doğru birlikte yol alıyorlar. Politik eylemler dendiğinde aklınıza her ne geliyorsa, onlar değil. Hayvanat bahçesindeki hayvanları serbest bırakmak gibi eylemler ya da kozmetik mağazasında saç boyalarının tüplerini değiştirmek gibi eylemler. 

Bütün bu anormallikler içerisinde kendisiyle her seferinde başka birisi olarak konuşan annesi bir gün ona "Victor gerçeği bilmeli." diyor ve işler biraz burada karışıyor. Annesini her ziyaretinde o, annesi için Victor değil, avukatlarından herhangi birisi. Victor'la konuşması için annesine bir Victor bulması gerekiyor ve bu kişi de tabii ki Denny. Annesinin İtalyanca yazdığı günlükte hakkındaki bütün gerçeklerin olduğunu öğreniyor ama okutabileceği tek kişi annesinin doktoru Paige Marshall.

Annesinin Roma'da, çalınan İsa sünnet derisiyle hamile kaldığını öğreniyor, İsa'nın oğlu/klonu olduğu bilgisiyle baş etmeye çalışıyor.

İsa ne yapmazdı?

İsa iyi olarak mı doğmuştu yoksa 30 yaşına gelene kadar serserinin biri miydi? İyi olmaya ufak tefek şeylerle mi başlamıştı? Mucizelerini gerçekleştirene kadar kaç başarısız deney yapmıştı? İyi olmak öğrenilebilinir miydi?

Şimdi şunu anlayalım: Elimizde delirmiş annesinin yazdıklarına dayanarak İsa'nın oğlu olduğuna inanan bir seksomanyak var. İnsanların onu sevmesi için restoranlarda boğulma numarası yapan, biraz bile hoşlandığı kadına dokunamazken internette tanımadığı insanlarla düzüşen birinden İsa çıkartabilir miyiz? Neden olmasın? 

Tıkanma, hayatınızda okuyup okuyabileceğiniz en eğlenceli kitaplardan birisi. Seksokolik destek grubundaki şehir efsaneleri kadrosu için bile okunur. Asla merak etmeyeceğiniz insanların zihninin içinde gezmek ayrı bir keyif. Finali ise Dövüş Kulübü kadar olmasa da sürprizli. 

Film



Film ise bomboş bir kitap özeti, özeti bile değil aslında kitapta yer alan hiçbir şey yok neredeyse. Anne iyi anlatılmamış, Denny iyi anlatılmamış, Paige iyi anlatılmamış hatta Victor bile iyi anlatılmamış. Kitabı tekrar okurken filmden nelerin atılacağını tahmin ediyordum, evet gereksiz masraflı ve hikayeye direkt bir katkısı olmayan bölümlerin atılması çok da sorun değil. Mesela Denny taşlarını evde biriktirmiyor da direkt araziye götürüyor. Tamam da Denny'nin mastürbasyon bağımlılığını taş biriktirme bağımlılığına çevirmesi için kitapta Victor tarafından yapılmış şahane tespitler vardı? Denny'nin taşlarla kurduğu bağ ya da o taşlarla uğraşmaya başladığında güçlenmesi falan... Bunlar nerede? Bunları göstermeyecekseniz Denny'nin taş biriktirmesini, bir "şey" inşa etmesini göstermenizin sebebi neydi ki o zaman? Komple atılsa ve bu hiç konu olmasa filmden hiçbir şey eksilmeyecekse neden koydular ki?

Anne'nin hiçbir politik eylemini, dünya görüşünü, aforizmalarını görmemek/duymamak ise filmin diğer büyük eksikliği. Aslında Victor'ın da hayata bakışı hakkında pek bir şey görmüyoruz. Neler düşündüğüne ya da hissettiğine dair cılız diyaloglar dışında bir dayanağımız yok. 


Filmin en büyük problemi ise kitabı okumayan birisinin hiçbir şey anlamayacak kadar eksik ve kopuk olması. Kitapta bütün ayrıntıları sayfalarca yazabilirsiniz, isterseniz 900 sayfa bir kitap çıkarabilirsiniz ama film için kısıtlı bir zamanınız ve anlatacağınız pek çok şeyiniz vardır. Bu yüzden başarılı diyaloglarınız ve olay örgünüz yoksa elinize geçen büyük bir boşluk. Kitabı okumamış birisinin bu filmde ne olduğuna dair bir fikri olacağını hiç zannetmiyorum. Olaylar arasında bağlantılar kurabilmesi için izleyiciye ihtiyacı olan bilgiler verilmiyor. Mesela anne her ziyaretinde Victor'ı başka bir avukatı sanıyor, tamam ama bu avukatlar kim? Filmde anne hiçbir suç işlemedi ki, hiç tutuklanmadı ki. Avukatları nereden tanıyor? Neden oğlunun yüzünü bilmezken onları bu kadar iyi hatırlıyor? Hikayesi bombok edilen Paige neden Victor'dan hamile kalmak istiyordu? Neden annesini kurtarmak için tanımadığı etmediği birisiyle yatmak istiyordu? Paige'nin hamile kalmak için bir sebebi yok ki, onun hikayesinin içine sıçtınız. Kitapta annesi yemek yiyemediği için bir deri bir kemik kalan Victor mide tüpüne para vermemek için annesine zorla yemek yedirmeye çalışıyordu. Bu konu da filmde tamamen atıldığı için filmde neden Victor'ın annesinin ağzına bir şeyler tıkmaya çalıştığını da anlamıyoruz. Diğer yandan kitapta sebebi açıklandığı için mantıklı olan bazı şeyler de bunlar hiç konuşulmadan sadece gösterildiği için havada kalıyor. Bakımevinde yaşlı kadınların cepleri neden yemek dolu? Hiçbir fikrimiz yok.




Filmle ilgili söyleyebileceğim güzel şeyler sınırlı ama hiç yok da değil. Oyuncu seçimleri çok iyi. Victor rolünde Sam Rockwell harikalar yaratmış. Hikayesi makaslansa ve oldukça geri plana atılsada Brad William Kenke Denny rolünde oldukça başarılı ve kitapta anlatılanı veren bir seçim. Anne rolünde Anjelica Huston elinden geleni yapmış ama doğru bir seçim mi emin değilim, hastalığı iyi yansıtamayacak kadar sağlıklı görünüyor çünkü. 

Filmi izlemenizi asla tavsiye etmiyorum ama kitabı mutlaka okuma listenize koyun, tabii yeraltı edebiyatı size ağır gelmeyecekse.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Güçlü Kadın Şarkıları