Modern Recep Bülbülses’ler

Recep Bülbülses’i tanımayanınız yoktur. Her davette birini sıkıştırıp yapışır,o kişinin bir şarkısını söyler. Repertuarı geniş bir arkadaştır kendisi ama sesinden falan ziyade bu “sıkıştırmaları” ile meşhurdur.

Facebook gibi bir paylaşım ve iletişim ağında da modern Recep Bülbülses’ler çoğaldı. Sevsin sevmesin ünlü gördüğünde yapışıp fotoğraf çektirirler,koyarlar. Bunlarla övünür,hava atarlar. Bir saniyeliğine fotoğraf çektirdikleri kişilerle kanka havasına girerler,genelde bunu erkekler yapar ve amaç kız tavlamaktır;”Bakın benim tanıdıklarım var.”
Sevdiğin bir sanatçıyla fotoğraf çektirmek,koymak tabii ki en doğal olay,büyük zevk. Benim sinirimi zıplatan önüne gelene yapışan tipler. Bazen fotoğrafta sanatçının suratındaki ifadeye bakarak sülüklük derecesini ölçebilirsiniz. Bir de fotoğraf çekilirken övgüler yağdırır,sanırsınız en büyük fanı,gittiği anda arkasından saydırırlar.

Bir de bunların Japon modelleri var. Herkese değil de bir iki kişiye sararlar,peşlerinden ayrılmazlar,kurbanımız oyuncuysa setlere kadar girer bu fotoğraf arşivini baya bi geliştirir,iyice kanka modu takılırlar. Gören yedikleri,içtikleri ayrı gitmez sanar ama kurban sanatçılarımız ve çevresince “Salak o ya,ayy yapışkan” olarak bilinirler.

Bir de şimdi video adeti çıktı. Kalabalık sahnelerde figüran olarak yer alan bu arkadaşlar sanki filmde başrol oynamışçasına kasılıp bir de “Bakın,bizim filmin seti” havasında videolar,fotoğraflar yayınlar oldu. Bir de çoğu zaman poz da verdirmezler,gider yanında konuşur arkadaşı da çaktırmadan çeker. Sanki onlar zaten kankaymış,konuşuyormuş da tesadüfen yakalanmış. Yiyen salaklara lanet olsun :)

Bu sıkıcı kitleyi takip etmemek için özellikle çabalasam da olmuyor bir türlü,gözüme gözüme sokuyorlar saçmalıklarını. Kurban sanatçılar da napsınlar,yazık hayran kaybetmemek adına katlanıyorlar bunlara.

Bir iki örnek fotoğraf koyardım da ayıp olur şimdi boşver diyorum kendime ve burada son noktayı koyuyorum. <– son nokta :)